Mahallenin 300 metre yakınında bulunan 230 dönümlük mera alanının 17 dönümüne katı atık tesisi yapacaksın, yaptığın tesis yaşamı tehdit ederken, hazır iş makineleriyle girdiğin mera alanında mezarlığı da genişleteceksin.
Ne çok seversin, bizlerin değerlerini yıkmayı, kesmeyi, betonlaştırmayı, yok etmeyi.
Şunu da bilesin.
Mahalle halkının tepkilerine rağmen katı atık aktarma tesisi kurmak istediğin Erdoğanköy’de çocukların parkı ÇGD Bursa Şubesi’nden.
ÇGD Bursa Şubemizin bahçesinde üyelerimiz ve misafirlerimizin çocukları için kurduğumuz çocuk parkımızı, senin talanından kurtardık. Bursa’yı yıkmaktan ve beton yığınına dönüştürmekten hizmete vakit bulamadığın, çöplüğe ve mezarlığa çevirmek istediğin Erdoğanköy mahallesindeki çocuklara hediye ettik.
Sen yalnız kalacak olansın, biz çoğalan.
Gittiğinde söyleyeceğiz hep bir ağızdan…
“Ne de çok özlemişiz gökyüzünü kirsiz sevmeyi”
***
Söyleyeceğiz hep bir ağızdan;
“Vatan topraksa eğer
Ormansa, nehirse, madense vatan
İşçiyse, köylüyse, aydınsa vatan
Yani, yapıp yaratmaksa her şeyi yeni baştan
Sevmeyi yeni baştan
Alkışı yeni baştan
Bir hesabı vardır bunun, sorulur
Bu hesabı soracaklar bulunur.
Ak gün kara günden öcünü alır bir gün
Ürker altunlu yiğitliğin senin ey bunak düzen
Ürker bu yağma saltanatın
O kanlı karanlıktan kopup gelen bebeğin
Güneş renkli ilk çığlığından
Leninler olur bu çığlık, hey bekleroğlu
Markslar, Maolar, Mevlânalar…
Mustafa Kemaller olur hey bekleroğlu
Galileler, Gagarinler, adsız ustalar…
Ve sen olursun işte hey bekleroğlu
Kıtlıklarda
Kıranlarda
Kurtuluşlarda
***
Uyan ey köşem bucağım
Kırık kolum, iğri boynum, sağır kapım, dilsizim
Vaktidir direnmenin
Vaktidir şimdi
Karalasın göbeğinde güzel gün
Karalasın göbeğinde mutluluk
Karataş çatladı, çatlayacak.”
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Rabia Deniz
Gittiğinde söyleyeceğiz hep bir ağızdan: “Ne de çok özlemişiz gökyüzünü kirsiz sevmeyi” - Rabia Deniz
Biz yaşamı seviyoruz.
Aydınlığı,
İyiliği,
Çocukları, geleceği, ağaçları, suyu, toprağı, Bursa’yı!
Sen kötülüğü, karanlığı...
Sen “yok” edensin, biz “var”.
Sen ancak yıkmayı bilirsin, biz, her yıkıntının ardından yeniden ayağa kaldırmayı.
Umut da buradan başlayacak bilesin.
***
Onlar, doğalarını korumak için mücadele eden Bursa’nın Erdoğanköy sakinleri…
“Topraklarımızda çöplük istemiyoruz” diyor. Duyuyor musun?
Mahallenin 300 metre yakınında bulunan 230 dönümlük mera alanının 17 dönümüne katı atık tesisi yapacaksın, yaptığın tesis yaşamı tehdit ederken, hazır iş makineleriyle girdiğin mera alanında mezarlığı da genişleteceksin.
Ne çok seversin, bizlerin değerlerini yıkmayı, kesmeyi, betonlaştırmayı, yok etmeyi.
Şunu da bilesin.
Mahalle halkının tepkilerine rağmen katı atık aktarma tesisi kurmak istediğin Erdoğanköy’de çocukların parkı ÇGD Bursa Şubesi’nden.
ÇGD Bursa Şubemizin bahçesinde üyelerimiz ve misafirlerimizin çocukları için kurduğumuz çocuk parkımızı, senin talanından kurtardık. Bursa’yı yıkmaktan ve beton yığınına dönüştürmekten hizmete vakit bulamadığın, çöplüğe ve mezarlığa çevirmek istediğin Erdoğanköy mahallesindeki çocuklara hediye ettik.
Sen yalnız kalacak olansın, biz çoğalan.
Gittiğinde söyleyeceğiz hep bir ağızdan…
“Ne de çok özlemişiz gökyüzünü kirsiz sevmeyi”
***
Söyleyeceğiz hep bir ağızdan;
“Vatan topraksa eğer
Ormansa, nehirse, madense vatan
İşçiyse, köylüyse, aydınsa vatan
Yani, yapıp yaratmaksa her şeyi yeni baştan
Sevmeyi yeni baştan
Alkışı yeni baştan
Bir hesabı vardır bunun, sorulur
Bu hesabı soracaklar bulunur.
Ak gün kara günden öcünü alır bir gün
Ürker altunlu yiğitliğin senin ey bunak düzen
Ürker bu yağma saltanatın
O kanlı karanlıktan kopup gelen bebeğin
Güneş renkli ilk çığlığından
Leninler olur bu çığlık, hey bekleroğlu
Markslar, Maolar, Mevlânalar…
Mustafa Kemaller olur hey bekleroğlu
Galileler, Gagarinler, adsız ustalar…
Ve sen olursun işte hey bekleroğlu
Kıtlıklarda
Kıranlarda
Kurtuluşlarda
***
Uyan ey köşem bucağım
Kırık kolum, iğri boynum, sağır kapım, dilsizim
Vaktidir direnmenin
Vaktidir şimdi
Karalasın göbeğinde güzel gün
Karalasın göbeğinde mutluluk
Karataş çatladı, çatlayacak.”