Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA

Yardımlaşamama, politik şuursuzluk - B. Gökay Küpeli 

Yazının Giriş Tarihi: 02.03.2023 14:40
Yazının Güncellenme Tarihi: 02.03.2023 14:40
Yardımlaşamama, politik şuursuzluk - B. Gökay Küpeli 

11 ili etkileyen depremi bir gazeteci olarak uzaktan ama yakınen takip ettim. Depremin ilk gününden beri elimden ne gelir diye düşünüyordum.

Yaptığımız yayınlar, haberler kendi açımdan bana yeterli gelmiyordu. Kenarda çok az birikmişim vardı, bölgede ki birkaç arkadaşa yolladım. Keşke çok param olsa diye yakınıyordum. Herkes bağış yaparken, elimden neredeyse hiçbir şey gelemiyordu.

Derken... Birkaç enkaz önünde izlediğimiz İHH, TÜGVA gibi mobilize tekbir ekipçileri yerini,  ‘bismillah’ ile yayın açan Nihat Hatipoğluna bırakmıştı... Milyon liralar konuşuluyor, devletin her kurumu bağış yapıyordu. Sonra üzülmeye gerek duymadım... Zaten benim, senin, onun, hepimizin paralarıyla bir bağış yapılıyordu. Kişi başı 1000 TL diyen de var 2 bin 300 TL diyen de... 

Günler geçti, yardımlar bir hayli çoğalıyordu. Kızılay çadır sattı... 

Türkiye Cumhuriyeti artık açıkça bir anonim şirketi haline gelmişti. Yöneten belli, parayı transfer eden belli... 

Üreten? Üreten Halk! 

Kumbarasını bozduran kız çocuğu, çeyiz parasını götüren kadın, umre parasını veren dede... Vergi rekortmenlerinin silinen vergi borçlarının 4'te 1'i bağışlar... 

Tribünde hükümet istifa sesleri... 

6'lı masa... 

Kızılay... 

Çığlık atasım geliyor.

Sanatçılar, bölüm başına aldıkları paranın yarısını bile bağışlamıyor. Ama story çekiyor, bolca... Yardım kutusu taşıyor... 

Benim reklam başına aldığım 1 milyon liram yok. Ya da şarkılarım milyonlarca dinlenmiyor. Benim param yok. Senin var. Senin takipçin var, benim yok... 

Ama sen bir yardım kutusu taşıdığında, ağlayan fanların var. Yardım kutusunu da sen taşı, tamam... 

Bir grup üyesi televizyona çıkıp: Bir şeylerin değişmesi lazım diyor, bu topraklar diyor, kimseyi ötekileştirmeden... 

Bir haber görüyorum. Dayanışma konseri 30 MART'TA! Çok güzel gruplar var, sanatçılar... Severek dinlediğim, hiç tanımadığım. Dayanışma sahnesi cidden muazzam. Bu ülkenin sanatçılarının, bu kadar çaba göstermesini hayranlıkla izliyorum. Yoksa bilirler saraylarda iftar açmayı, bende varım demeyi... Savaşa karşı çıkan insanlar, sahnelerinde sürekli eleştiri yapanlar, ‘çocuklar ölmesin’ diyen insanlar!

Mekan? Mekan Zorlu! 

Zorlu PSM eskiden deprem toplanma alanı değil miydi? O bölge Zorlu'ya rant çekilen İstanbul'un peşkeş çekilen bölgelerinden değil miydi?Aaa Zorlu, Zorlu 3 bin kişilik? 3 bin kişilik nasıl dayanışma konseri olacak? 

Bu soruları soruyordum, bilet fiyatlarına baktım... Bakmaz olaydım.

Etkinlik Bileti (Etkinliğe katılım hakkı verir): ₺5.000,00

Dayanışma Bileti 1 (Etkinliğe katılım hakkı vermez): ₺500,00

Dayanışma Bileti 2 (Etkinliğe katılım hakkı vermez): ₺1.000,00

Dayanışma Bileti 3 (Etkinliğe katılım hakkı vermez): ₺10.000,00

Etkinliğe katılım hakkı? Bilet alıyorum ve etkinliğe (DAYANIŞMA KONSERİ)'ne katılamıyorum. Tamam. 

Maça gidemiyorum. Toplantı, gösteri yürüyüşü yapamıyorum. Hükümeti eleştiremiyorum. Yardım yapamıyorum. Tweet atamıyorum. Attığımda ise 14 Şubat tarihinde ifadeye çağırılıyorum. Bölgeye gidemiyorum...  Kutu taşıyamıyorum.  Story atamıyorum...

Çığlık atsam? Sesimi duyan yok! Eee… N’apabiliriz? 

İnsanları bir araya getiren en önemli şeylerden biri müzik. Woodstock 69'da yarım milyon insan bir araya gelmiş, OHAL ilan edilmiş. Üstüne yağmur yağmış ve yağmur insanları bir araya getirmişti. Müzik çağırıcı olmuştu... Her zaman müziğin böyle olması gerekirdi. Antakya sokaklarında bir ses yankılandı.

"Wish you were here" Pink Floyd... 

Enkaz altında bir şehirden yükseliyordu bu ses. Çok güzel... 

Peki? 5 bin TL bilet? Nasıl yani? Mekan 3 bin kişilik... 

Halkın afet alanında toplanma alanını işgal eden Zorlu için, bir dayanışma örneği var mı? 5 bin TL'ye DAYANIŞMA KONSERİ'ne gidecek arkadaş var ise, çadır linki atayım... Ya da 4 kişi birleşip KIZILAY'dan çadır alabilirsiniz mesela... Zenginlerin vicdanlarını rahatlatıp, sonraki konserlere daha rahat gidebilmesi için mi bir konser yapılıyor? 

500 TL bilet satıyorlar, etkinliğe katılamıyorsunuz. 5000 TL bilete katılabiliyorsunuz. 3 BİN KİŞİYLE ama...

Bir geçiş konseri mi bu? Normalize edelim hayatlarımızı diye. Bir grup üyesi çıkmıştı ya "Bu topraklarda... değişecek..." Cihangir'den çıkabilecek mi acaba? Grup Yorum İnönü Stadı'nı doldurmuş, yakın zamanda ise Mor ve ötesi Beşiktaş'ın stadını. Kent suçu rant için inşa edilen Zorlu'da 5 bin TL'ye dayanışma gecesine gidecek insanlar, vicdan mastürbasyonunu yapabilecek mi acaba?

İmar planına aykırı yapı yap... Tamam!

Yapı süreci şüpheli... Tamam!

Deprem toplanma alanını işgal et. Tamam!

Sermayenin en büyük parçası ol... Tamam!

Sonra, sermayenin para kazanması için imar plan affı çıkar, sağlam olmayan binalar yap, insanlar ölsün. Sonra o insanlar öldü diye, böyle DAYANIŞMA KONSERİ yap.

Oldu paşam... 

İMAR AFFI nedeniyle binlerce insan öldü. 

Bence konser değil bu... Geçiş... Normalleştirme... Dayanışma adı altında ticarileşme. İnsanları bir araya getirmiyorlar, insanları susturuyorlar, sonra öfkenizi gelin, biz kenara bırakalım, hakkınızı helal edin. 5 bin lira ile helal edin. Bu konsere gelip, vicdanınızı rahatlıktan sonra, her hafta konsere gitmeye devam edebilirsiniz. Çünkü sadece zenginler yardım yapabiliyor. Zenginler, dayanaşabiliyor. 

Özetlemek gerekirse, Zorlu bir kent suçudur! Dayanışma konseri, makul ücretle olur. Bu konser, politik şuursuzluktur. Zenginlerle yapılan her "dayanışamama" vicdani mastürbasyondur.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)

NFT ‘zengin dolandırıcılığı’ mı yoksa ‘sanat’ mı?

12.04.2022 13:46

Tam ismi Non-Fungible Token olan NFT, karşılıksız token anlamına geliyor. Temel olarak yalnızca size ait olan, türünün tek örneği bir dijital varlık olduğunu gösteriyor. Hem finans hem de sanat dünyasında popüler hale gelen NFT, dijital ürünlerin sahipliğini kanıtlayabilen benzersiz bir tanımlayıcı

Yardımlaşamama, politik şuursuzluk - B. Gökay Küpeli 

02.03.2023 14:40

11 ili etkileyen depremi bir gazeteci olarak uzaktan ama yakınen takip ettim. Depremin ilk gününden beri elimden ne gelir diye düşünüyordum. Yaptığımız yayınlar, haberler kendi açımdan bana yeterli gelmiyordu. Kenarda çok az birikmişim vardı, bölgede ki birkaç arkadaşa yolladım. Keşke çok param

Sinemaya çağrı; Nolan'ın Manifestosu

24.07.2023 13:14

Sinema. İlk öykülü filmin yayınlanmasından bu yana yaklaşık 120 sene geçti. Bu süre zarfında insanlar salonlardan ağlayarak ya da gülerek çıktılar. Yakın tarihte ise artık sinema filmleri, evlerimize hatta cebimize kadar girdi. Küçücük bir ekrandan devasa filmleri izleyebilir hale geldik. Salo

Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
logo
BursaMuhalif.com En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.