Halkların Demokratik Partisi Bursa İl Örgütü, tek adam diktatörlüğünün son darbesi olan Diyarbakır, Van ve Mardin Belediye Eşbaşkanlarının görevden alınmasını protesto etti. Bugün HDP Bursa İl Binası'nda yapılan açıklamada konuşan HDP İl Eşbaşkanı Resul Baykara, "Diyarbakır’da yüzde 63, Mardin’de yüzde 56 ve Van’da yüzde 53 oyla seçilmiş olan Belediye Eşbaşkanlarımız İçişleri Bakanlığı’nın yalanlara ve hukuksuz gerekçelere dayalı bir emri ile görevden alınmıştır. Belediye Meclis üyelerimize ve belediyelerimizde çalışanlara yönelik ağır bir gözaltı operasyonu halen sürmektedir." şeklinde konuştu.
"Bu yeni ve açık bir siyasi darbedir. Bu aynı zamanda Kürt halkının siyasi iradesine dönük açık ve düşmanca bir tutumdur. İçişleri Bakanlığı hak ve özgürlüklerin gasp edilmesinin, provokasyonların, demokrasinin zerresini bile bırakmayan karar ve uygulamaların tetikçisidir ve bir darbe odağıdır." diyen Baykara, kayyımlar döneminde bu 3 büyükşehir başta olmak üzere bütün belediyelerin kaynaklarının tüketildiğini, bir enkaz geride bırakıldığını dile getirdi. İçişleri Bakanlığı ve iktidarın, Sayıştay raporlarında da görüldüğü gibi, kayyımlar aracılığıyla yolsuzlukların ve hırsızlıkların odağı olduğunu ifade eden Resul Baykara, "Bu iktidar ve İçişleri Bakanlığı geçmiş kayyım döneminde yapılmış olan yolsuzlukların ve usulsüzlüklerin ortaya çıkarılmasını, halkın kaynaklarını çalıp çırpan kayyımların rezilliklerinin ortaya saçılmasını hazmedememiştir. Yerelde de asker ve sivil bürokrasi bu yolsuzluk düzeninden beslendiği için kayyımlar döneminin destekçisi olmuştur." dedi.
AKP iktidarının zerre kadar demokratik meşruiyeti kalmadığını söyleyen Resul Baykara, halkın iradesini gasp etmenin, seçim sonucunda sandıkta kazanamadıklarını devlet şiddeti, zoru ve hilesi ile gasp etmenin bu iktidarın, AKP-MHP ittifakının bir olağanı olduğunu belirtti.
Baykara sözlerine şöyle devam etti;
Bu uygulamaları halkımız asla kabullenmeyecektir. Daha önceden olduğu gibi iradesine, seçilmişlerine, partisine sahip çıkacaktır.
Halkın iradesini gasp eden, sandık iradesini ve seçimleri tanımayan bir iktidar karşısında tüm demokrasi güçlerini, vicdan sahibi tüm yurttaşlarımızı, Meclis içindeki ve dışındaki tüm muhalefet partilerini, sivil toplum kuruluşlarını, sendika ve meslek birliklerini, demokratik dernekleri dayanışmaya çağırıyoruz.
Bu iktidara karşı bütün meşru ve demokratik mücadele yollarını kullanmak hem anayasal hem de evrensel hukuktan kaynaklanan tartışılmaz bir haktır. Demokrasiyi ancak demokrasi güçlerinin ortak ve kararlı mücadelesi ile kazanabiliriz.
Türkiye’nin her bir köşesinde 31 Mart ve 23 Haziran’da oy kullanmış, AKP-MHP ittifakının kaybetmesi ve demokrasinin kazanması için çalışmış olan herkese çağrımızdır. Bu sadece HDP’nin ve Kürt halkının sorunu değildir; tüm Türkiye halklarının, tüm demokrasi güçlerinin ortak sorunudur. Susmayın, susmak onaylamaktır.
BursaMuhalif.com