Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile dün itibarıyla Uludağ'ın önemli bir kısmı Milli Park vasfından çıkarılarak (T)Alan Başkanlığına devredildi. Aylardır çevre örgütleri ve yaşam savunucuları tarafından karşı çıkılan uygulama resmi olarak hayata geçirildi. Konuyla ilgili olarak BursaMuhalif'e açıklama yapan Tarım Orkam-Sen Bursa Şubesi ve DOĞADER, mücadelenin bitmediğini ve hukuki süreçte Uludağ'ı korumak için mücadeleye devam edileceğini aktardı.
Tarım Orkam-Sen Bursa Şubesi Başkanı Fikret Gizir, Uludağ Milli Parkı sınırlarının Uludağ Alanı sınırları ile çakışan kısımlarının milli park vasfının kaldırılarak Alan Başkanlığı'na devredilmesine ilişkin yaptığı açıklamada, "Uludağ Milli Parkı’nın Milli Park statüsünün kaldırıldığı bugünden itibaren, Milli Park’ın kaynak değerlerini oluşturulan endemik bitki ve hayvan çeşitliliği ve Bursa’nın yaklaşık yüzde 90 oranında içme suyunu karşılayan su kaynakları yeteri kadar korunamayacaktır" ifadelerini kullandı.
Uludağ Milli Parkı’nda 1.200 hektarlık alanda turizm merkezi ilan edilmesine yönelik üçüncü işlemin iptaline ilişkin Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulunun 06.06.2003 tarihli kararını da hatırlatan Fikret Gizir, şunları söyledi:
"Karar gerekçesinde, Uludağ Milli Parkı’nın bir ekosistem olarak ele alınıp bir bütün olarak değerlendirilmesi gerektiği, yapılan turizm merkezi ilanı ile parçalı bir yönetim planlamasının oluştuğu, bu ilan doğrultusunda yörede gerçekleştirilmesi düşünülen faaliyetler ile çevre ve doğada olumsuz etkilere sebebiyet verilebileceği belirtilmektedir. Alan Başkanlığının kurulması ile benzer gerekçe ile bu işlem de iptal edilebilecektir. 2006 yılında Uludağ Milli Parkı 1. Gelişim Bölgesi sınır dışına çıkarılmış olup, bu işleme Danıştay 10. Dairesince yürütmeyi durdurma kararı verilmiştir. Alan Başkanlığıyla beraber benzer şekilde bu işlem de iptal edilebilecektir."
Alan Başkanlığı uygulamasının neoliberal politikaların, yani kamunun özelleştirilmesinin ormancılık alanına tezahürü olduğunu vurgulayan Gizir, sermayenin Uludağ'da tesisleşmesiyle birlikte buradaki tesislerden de 'parası olanların' faydalanacağını söyledi.
Gizir, ayrıca Milli Park statüsünde Uludağ'da koruma işlemlerinin Orman Muhafaza Memurları aracılığıyla yapıldığını belirterek, Alan Başkanlığı uygulamasında bu korumanın kimler tarafından yapılacağına dair yasal bir düzenleme olmadığına dikkat çekti.
Şimdilik bir bölümü Alan Başkanlığının yetkisine devredilen Uludağ'ın ilerleyen süreçte tamamının Milli Park statüsünden çıkarılarak, ticari rant odaklı olarak talan edilebileceğine dair tehditleri de aktaran Tarım Orkam-Sen Bursa Şube Başkanı Fikret Gizir, şunları kaydetti:
"Uludağ Milli Parkının Alan Başkanlığı’nın kurulmasıyla, alanın koruma statüleri (Milli Park, Doğal Sit) de kalktığından; doğal kaynaklar korumasız kalacak ve zaten hassas olan ekosistemin tamamen yok olacağı, su kaynaklarının zarar göreceği, Bursa tarımının ve yerleşim alanlarının Uludağ’dan gelebilecek sellere maruz kalabileceğini öngörmekteyiz. Uludağ Alan Başkanlığı Kanunu gerekçe gösterilerek alan sınırlarının Milli Park statüsünden çıkarılması, diğer alanların da Alan Başkanlığına devri ve ardından Milli Park alanının daha da daraltılmasına ve hatta sonlandırılmasına neden olacağı kaygısını taşımaktayız. Ancak sözümüz bitmedi. Uludağ’ın korunmasına ilişkin tüm gücümüzle mücadelemize devam edeceğiz. Bu kentin çevre örgütleriyle beraber yapılaşmaya ilişkin alınacak tüm kararları yargıya taşıyacağız."
Doğayı ve Çevreyi Koruma Derneği (DOĞADER) Başkanı Sedat Güler ise konuyla ilgili olarak BursaMuhalif'e yaptığı açıklamada, şimdilik Uludağ'da 1. ve 2. Oteller Bölgesinde Milli Park vasfının kaldırıldığını ancak ilerleyen zamanlarda Uludağ'ın tamamının Milli Park olmaktan çıkarılabileceğini belirterek, şunları söyledi:
"Durum biraz yanlış anlaşılmış gibi görünüyor. Uludağ'ın tamamının Milli Park vasfının kaldırılması gibi bir şey yok. Sadece Alan Başkanlığı sınırları içinde Milli Park vasfı kaldırıldı. O sınırlar da 1. Oteller Bölgesi ve 2. Oteller Bölgesi. Mesela Sarıalan, Çobankaya vesaire bölgeler hala Milli Park vasfında. Ancak bundan sonraki adım Milli Park vasfının tamamen kaldırılması olacak. Zaten muhalefet milletvekilleri tarafından hem Kapadokya hem Çanakkale hem de Uludağ hakkındaki Alan Başkanlıkları, Anayasa Mahkemesi'ne taşınmıştı. Oradan haber bekliyoruz yasanın iptali için. Ama yine de biz paydaşlarımızla beraber, TMMOB, Bursa Barosu ile beraber mücadelemize devam edeceğiz. Çünkü Milli Park vasfı kaldırılsa dahi orada alınan kararlarla ilgili İdare Mahkemelerinin yargılaması açık. Yani İdare Mahkemelerinde gerekirse paydaşlarımızla beraber davalar açacağız. Kapadokya'daki Alan Başkanlığının bazı kararlarının hükmünü kaldırdı Anayasa Mahkemesi. Dolayısıyla Uludağ'da benzer bir süreç yaşanabilir."
Haber Merkezi