NİLKOOP'a açık mektup "Nilüfer, Nilkoop ve CHP bir de 2025" | Hamza Anlayış

"Eğer sahada olması gerekenler, örneğin işçiler, tribünde oturur ve sahaya inmezseniz, korkarım biri çıkar, düdüğü çalar: 'oyun bitti, herkes evine.' der."

 Bülent Ecevit, petrol-iş kongresi, 6 Eylül 1980

Yeni yıl gelmeden yapılan yanlışların düzelmesi dileğiyle sayın Şadi Özdemir ve ortağı olduğum Nilkoop yetkilileri ve tüm paydaşlara açık mektubumdur. Bu yazıda ilk olarak şunu belirtmem gerek insan umduğuna kızarmış. Bu yazı da o hesap. 

Bursa’da yerel seçimlerden sonra mevcut düzene muhalif hissedenlerin yüzlerinin güldüğü kısa bir dönem yaşandı, CHP kongresinin getirdiği değişim süreci ve ardından gelen yerel seçim başarıları CHP merkezli muhalif cephede heyecan yaratmıştı. İşçiler için değişen neler olacak diye bakarken ortağı olduğum ve zaten yarı-organik bağla bağlı olduğumuz ve bizi her zaman destekleyen Nilüfer Belediyesi Nilüfer Bostan markasıyla bilinen Nilüfer Tarımsal Kalkınma Kooperatifini tamamen kendi kontrolüne aldı. Gönüllülük esasıyla çalışan yönetim kurulu üyelerinin yerine maaş almalarını sağlamak amacıyla ilçe meclis üyelerini yerleştirdi ve başkanlığa da tesadüfen Artvinli biri getirildi. (Bu yönetimin eski yönetim ile ilgili iddiaları var. Bu iddialar için adres mahkemelerdir buyursunlar!). Daha sonradan ulusal basına yansıdığında birçok insanın da öğrendiği üzere Nilkoop çalışanlarının asgari ücret alması ayıbı, yeni başkan ve yeni yönetim tarafından da düzeltilmedi. (Seçimden sonra işe alınan bazı ‘özel’ insanların maaşları farklı, ben size şubelerde ve görmediğiniz noktalarda çalışan emekçilerden bahsediyorum.)

Şu an kooperatif başkanlığını sürdüren Süleyman Ayyılmaz’ın eski bir sendikacı olduğunu da hatırlatmak isterim. Meslek odaları, sendikalar ve siyasi partiler ne yazık ki birilerinin kendi ceplerini doldurmalarına araç edilmiş durumda. Bu da tüm ülkenin kanayan yarası olarak aklımızda dursun. Bizzat benim de dahil olduğum süreçte gerek CHP yönetimi gerekse Nilkoop yönetimiyle çeşitli temaslarda bulunuldu, talep çok kısa ve netti. “Eğer yöneticilere verecek paranız varsa işçilere de en düşük belediye işçisi maaşı verin!” Çok makul bir istekti çalışanların bir sendikal güvenceleri de olmadığı için, aç kalmamak adına konuşamadığı için, bu zamanda dostumuz gördüğümüz insanlara taleplerimizi ilettik. Ama aylar geçmesine rağmen maaşlar hala asgari ücret seviyesinde. 

Bu yazıyı yazmak zorunda kalmamın nedeni ise bu makul isteklerin neden belirtilmeden reddedilmesi. Hakkını vermem gereken ve bu maaş ayıbının kalkması için uğraştığını düşündüğüm CHP’li insanlar da var eminim ama cevabını alamadığım, nerde tıkandığını bilmediğim sorunun cevabını belki bu mektupla alırım diye tekrarlıyorum.

    Kurumsal olarak tek adamın belirlediği asgari ücrete karşı çıkarken Nilüfer Tarımsal Kalkınma Kooperatifi çalışanlarınızın büyük çoğunluğuna nasıl asgari ücret verirsiniz?    CHP Bursa İl Örgütü ve İlçe Örgütü’nün bu durum hakkındaki duruşları nedir?    CHP Genel Merkezi’nin ve CHP Emek Bürolarının bu konu hakkında görüşü nedir?    30 binin altına yokuz diyen CHP’ye çağrımdır, yeni yıldan itibaren taşeron vb yöntemlerle 30 Bin lira altında alan işçilerin maaşlarını net 30 Bin TL’ye çıkarın (yemek parası-yol parası ve fazla mesai parası oyunlarına girmeden çıplak maaştan bahsediliyor)

Nilüfer Tarımsal Kalkınma Kooperatifi ortağı olarak yapılan her işin takipçisi olmaya devam edeceğim. Korkmayın işçinin hakkını verin.

Bu arada evet herkesin yeni yılı kutlu olsun.

Hoş gel 2025.