Cumartesi Anneleri 539. haftada Suruç için buluştu

Cumartesi Anneleri 539. hafta eylemini Suruç Katliamı’nda yaşamını yitiren 31 sosyalist gence adadı. Yaşadıkları acıya bir yenisinin eklendiğini söyleyen Cumartesi Anneleri, “Katledilen 31 evladımızın acısını hangi söz dindirebilir” dedi, annelerin yerine kaybedilenlerin kardeşleri konuştu Galatasaray Meydanı’nda her hafta toplanan Cumartesi Anneleri 539. hafta buluşmasını Suruç’ta bombalı saldırıda katledilen 31 sosyalist gence adadı. Bu acıyı dindirecek hiçbir sözün olmadığını ifade ederek konuşma yapmayacaklarını belirten annelerin yerine kayıpların kardeşleri konuşma yaptı. Vahşet, kin, intikam, değil, insanlık egemen olsun istiyoruz! Basın açıklamasında katledilen gençlerin acısını paylaşan anneler, her hafta burada olan evlatlarımızı bizden alan devletin gereken sorumluluğu yerine getirmediğini belirterek asıl sorumlunun devlet olduğunu ifade ederek şöyle dedi:

539. haftamızda tertemiz insanlık sevgisi ile dolu, merhametli, fedakâr, 31 evladımızın vahşice hayattan koparılmasının derin acısı içinde buluştuk. Ama ne yazık ki özgür, eşit, adil bir yaşam arayışında olan evlatlarımız ecelsiz ölmeye devam ediyor. Devlet yine yükümlülüklerini yerine getirmedi; kalplerinde insanlık sevgisi, ceplerinde oyuncak taşıyan çocuklarımızı göz göre göre gelen vahşi bir katliamın içinde bıraktı. Onlar, Galatasaray’da, Roboski’de, Soma’da adalet arayan annelerin yanında merhametli, vicdanlı çocuklarımızdı. Cemil bizi yalnız bırakmadı. Büşra Galatasaray’da basın açıklamamızı okudu. Hatice Ezgi, bizi desteklemek için her fırsatta Galatasaray’a geldi. Çağdaş, her cumartesi Galatasaray’da elimiz-ayağımız oldu.  Onlar gibi gençlere sahip olduğumuz için hala, her şeye rağmen gelecekten umutluyuz.

Gençlerin ölmesine göz yumuldu Güvenliğin sadece devrimciler ve Kürtler korumada zafiyet gösterdiğini belirten açıklamada, “Neredeyse insan başına 2 kolluk kuvvetin düştüğünü Suruç’ta, tam da ilçe merkezinde canlı bomba saldırısı sonucunda 31 insanımız katledildi. Muhaliflerin attığı her adımı izleyen, fişleyen milli, jandarma ve emniyet istihbaratın sürekli izlenen küçücük bir ilçede gerçekleşen bu saldırı ile ilgili hiçbir istihbari bilgi temin etmemiş olması mümkün müdür?” diye soruldu. ‘Demokrasiye her zamankinden fazla ihtiyaç var’ Türkiye’de ve bölgede sorunların demokratik çözümüne her zamankinden daha çok ihtiyaç olduğunu ifade eden Cumartesi Anneleri barış talebini güçlü bir biçimde dillendirdi. Açıklamanın ardından anneler yerine kayıpların kardeşleri birer konuşma yaptı. Gözaltında kaybedilen Hayrettin Eren’in kardeşi Faruk Eren, son bir haftada yaşananların 90’lı yılları hatırlattığını belirterek adalet için buluştuklarını söylerken, Rıdvan Karakoç’un kardeşi Hasan Karakoç, “Bu acılar bir daha yaşanmasın, analar ağlamasın diye 20 yıldır burada sesimizi haykırdık, gözaltına alındık. Başka kayıplar olmasın, bizim kayıplarımız için yapacak bir şeyimiz yoktu. Ancak kayıplara başka insanlar da eklenmesin diye haykırıyorduk. Ancak 1 hafta önce yüreğimizin yarısını alıp götürdüler. 31 kardeşimizi, yoldaşımızı birlikte burada haykırdığımız canlarımızı yitirdik. Şimdi onların sorumluluğunu biz aldık. Yarım bıraktığınızı tamamlayacak, bayrağını devraldık. Gözünüz arkada kalmasın” dedi. İsmail Bahçeci’nin kardeşi Umut Bahçeci ise şöyle dedi:

31 tane kardeşimiz, Suruç’a gittiğinde yanlarında sadece oyuncaklar vardı. Onları Kobanê’deki çocuklara götürmek ve fidan dikmek amaçlı gidiyorlardı. Bildiğiniz gibi Suruç’ta devlet tarafından katledildi. O çocukların, hayatları, gelecekleri, aşkları, umutları  vardı hepsini elinden aldılar.

Sendika.Org