25 Kasım'a dönük eylem planını açıklayan KESK Bursa Kadın Meclisi, “Haklarımız ve hayatlarımız için mücadelede birleşiyoruz” dedi.
KESK Bursa Kadın Meclisi, yaklaşan 25 Kasım'a dönük eylem planını açıkladı. KESK ortak toplantı salonunda yapılan açıklamayı Tüm Bel-Sen Bursa Şube Başkanı Pınar Koşal okudu.
Hem Türkiye’de hem dünyada hükümetlere başkanlık eden otoriter liderler, cinsiyetçi, dinci, milliyetçi ideolojileriyle kadının bedenine, kimliğine ve emeğine dönük saldırılarını sürdürüyor diyen Koşal, “Geçtiğimiz aylarda önce Narin’e, Sıla bebeğe yaşatılanlar yine Ayşenur Halil ve İkbal Uzuner’in yarımşar saat arayla vahşice katledilmeleri kadınların öfkesini ve mücadele direncini arttırdı. Türkiye’nin tüm kentlerinden okul önlerinden üniversite kampüslerine mahallelerden kent meydanlarına kadar örgütlü bir ses yükseldi “kadın cinayetleri münferit değil politiktir”, şiddetin meşrulaştırılması erkek egemen sistemin yarattığı erkek şiddetini besleyen politikalarınızdır. İstanbul Sözleşmesi’ni fesh ederek, 6284’ü etkin uygulamayarak, kadınların güvenli ve güvenceli yaşamasına dönük politikalar geliştirmediğiniz gibi var olanlara saldırarak, erkek yargının cezasızlığıyla siz besliyorsunuz erkekliği. Sizin şiddeti önleme sorumluluğunuzu yerine getirmemeniz karşısında bizler “JIN JIYAN AZADİ” diyerek kadının yaşam ve özgürlük mücadelesini büyüterek çıkacağız” dedi.
Kadın ve Çocuk Cinayetleri ArtıyorTürkiye’de sadece 2024 Ocak ayından bu yana erkekler, 327 kadını öldürdü, en az 39 çocuğu öldürdü, 240 kadının ölümüyse “şüpheli” olarak kaydedildiğini hatırlatan Koşal, “2023’ün ilk on ayıyla kıyaslandığında 2024’te kadın ve çocuk cinayetleri, çocuk istismarı arttı ve daha çok kadın erkek şiddetine maruz kaldı. Bizler kadına yönelik şiddetin münferit olmadığını biliyoruz. Kadınların ve çocukların katilleri içinde yaşadığımız, bizi öldürmek isteyen, nefes almamızı her gün biraz daha zorlaştıran ataerkil düzeninizin tetikçilerinden başkası değil. Bu düzen erkek yargısıyla tetikçilerini, iyi halden, kanıt yetersizliğinden serbest bırakarak bir cezasızlık zırhıyla koruyor. Hayatta kalmak için kendini savunmak zorunda kalan kadınlara ise verebileceği en ağır cezaları veriyor. Kadına yönelik şiddetin sürmesini sağlayan ataerkil politikalarınızdır. Dini siyasallaştıran, siyaseti ise dinselleştiren politikalarınız eşit, özgür ve laik yaşama müdahaledir ve toplumsal cinsiyet eşitsizliğini daha da derinleştirmektedir. Bunu kabul etmiyoruz ve bu 25 Kasım’da da Mirabal kardeşlere dair hafızayı bugünlere taşıyarak, kadınların kolektif hafızalarını katletmeye çalışanlara karşı, geçmişten bugüne kararlılıkla mücadele etmeyi sürdürdüğümüzü yineliyor, “Haklarımız ve Hayatlarımız için Mücadelede Birleşiyoruz” şiarını yükseltiyoruz" dedi.
"Şiddet ve istismar tehdidi altında yaşamayı reddediyoruz”Halkları düşmanlaştıran, kutuplaştırıcı, ayrımcı politikalarla, militarist söylemlerle Kürt halkının seçme seçilme hakkı gasp edenlere karşı Hakkarili, Esenyurtlu, Batmanlı, Mardinli, Halfetili kadınlarla yan yana olmaya devam ediyoruz ifadelerini kullanan Koşal, “Halkın, emekçilerin, kadınların bütçe hakkını yok sayan, savaş ve rant politikalarına dayalı, toplumsal cinsiyet eşitliğini hesaba katmayan, sermayenin ihtiyaçlarına göre belirlenen bütçeyi reddediyor, Toplumsal Cinsiyete Dayalı Bütçe talebimizle alanlarda olmaya devam ediyoruz. AKP/MHP iktidarının sermayeden, savaştan ve ranttan beslenen bütçe politikaları kadın yoksulluğunu derinleştiriyor. Her dönem açıklanan verilerde kadın işsizliği tüm işsizlik türleri içinde en yüksek orana sahip. İstihdama erişebilen kadınlar içinse güvencesiz, evden, kısmi zamanlı, parçalı ve esnek istihdam düzenlemeleri yaygınlaştırılıyor. Enflasyon, ücretlerdeki düşüş, vergilerin yüksekliği ve hergün yeni bir verginin icat edilmesinin yanında sosyal güvenlik sistemindeki değişiklikler, başta sağlık ve eğitim olmak üzere kamusal hizmetlerin paralı hale getirilmesi kadınları daha da yoksullaştırıyor. Ekonomik ve sosyal güvenceden yoksun bırakılmayı, yoksullaşmayı, güvencesiz- kayıt dışı çalıştırılarak sömürülmeyi, dünyanın bakımı da dahil tüm bakım yüklerini karşılıksız olarak yüklenmek zorunda görülmeyi, şiddet ve istismar tehdidi altında yaşamayı reddediyoruz” dedi.
Tüm Bel-Sen Bursa Şube Başkanı Pınar Koşal açıklamanın devamında şunları söyledi;
Haklarımıza ve hayatlarımıza sahip çıkıyor bizi, verdiğimiz mücadeleyi, kazanımlarımızı değersizleştirmeye, hayatlarımızdan ve haklarımızdan çalmaya çalışan iktidarlara inat işyerlerimizde ve alanlarda mücadelede birleşiyoruz.
Emeğimiz, bedenimiz ve kimliğimiz üzerindeki binlerce yıllık erkek egemen sömürü düzenine karşı Mücadelede Birleşiyoruz!
Her gün erkek devlet şiddetiyle katledilen kadınlar için Mücadelede Birleşiyoruz!
Sermayeye, ranta, savaşa aktarılan bütçeye karşı toplumsal cinsiyete duyarlı bütçe hakkımıza sahip çıkmak için Mücadelede Birleşiyoruz!
Depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen hala inşa edilmeyen kentlerde yaşayan kadınlar için Mücadelede Birleşiyoruz!
Dünyada yükselen göçmen düşmanlığına, savaşlara, ırkçılığa karşı Mücadelede Birleşiyoruz!
Ne giyeceğimizi, nasıl doğuracağımızı, nasıl yaşayacağımızı, erkeğe biat ve itaat etmemizi dayatarak bize sınır çizenlere karşı Mücadelede Birleşiyoruz!
Nefret söylemini yaygınlaştıran aileci politikalarınıza, LGBTİ+’lara açıktan saldıran gruplara karşı Mücadelede Birleşiyoruz!
İstanbul Sözleşmesinin fesih kararının geri çekilmesi 6284 sayılı yasanın etkin uygulanması için Mücadelede Birleşiyoruz!
Çocuklara yönelik şiddeti önlemeye yönelik Lanzarote Sözleşmesi’nin gereğinin yerine getirilmesi için Mücadelede Birleşiyoruz!
Çalışma yaşamında şiddet ve tacizin önlenmesine dönük ILO’nun 190 Sayılı Sözleşmesine taraf olunsun ve sözleşme yürürlüğe girsin talebiyle Mücadelede Birleşiyoruz!
İşsizliğe, yoksulluğa, güvencesizliğe, KHK’lerle gasp edilen çalışma hakkımıza karşı Mücadelede Birleşiyoruz!
Ölüme karşı yaşamı, savaşa karşı barışı savunmak için Mücadelede Birleşiyoruz!
Kayyumlarla gasp edilen seçme seçilme hakkına dönük saldırılar son bulsun, seçilmiş belediye başkanları/eşbaşkanları kentleri yönetmeye devam etsin demek için Mücadelede Birleşiyoruz!
Anadili yasaklarına, anadilde kamusal hizmetten yararlanamayan kamusal hizmet alırken ayrımcılığa/şiddete uğrayan kadınlar için Mücadelede Birleşiyoruz!
Her türlü yasağa ve baskıya karşı eşitlik ve özgürlük için Mücadelede Birleşiyoruz!
Bizler dünyanın dört bir yanındaki kadınlar; emeğimiz, bedenimiz, kimliğimiz için işyerlerimizde, evlerimizde, sokaklarda ve yaşamın her alanında savaşa, şiddete, yoksulluğa karşı haklarımız ve hayatlarımız için mücadelede birleşeceğiz! Taleplerimizde ısrarcı, mücadelede kararlıyız! Haklarımız ve hayatlarımız için mücadelede birleşelim şiarıyla 25 kasım’da alanlardayız!
Haber Merkezi