Bursa ve Bilecik ormanlarında 3, toplamda 38 kızıl geyiğin avcılıkla katledilmesine karşı çıkan yaşam savunucuları Bursa'dan seslendi: Avcılık spor değil, cinayettir.
Bursa Kent Konseyi, Osmangazi Kent Konseyi, Nilüfer Kent Konseyi, Karacabey Kent Konseyi, Bursa Barosu, Bursa Veteriner Hekimleri Odası ve DOĞADER'in çağrısıyla geyik avı ihalesine karşı bir araya gelenler Nilüfer'deki Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü önündeydi. Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal'ın da katılım gösterdiği eylemde kitle adına açıklamada bulunan DOĞADER Yürütme Kurulu üyesi Sedat Güler, "Dünya Doğayı Koruma Vakfı’nın (WWF) son açıkladığı veriye göre 1970 yılından bugüne, küresel yaban hayatı nüfusu yüzde 70 oranında azaldı. Tüm hayvanların toplamından sadece yüzde 4’ü yaban hayvanı." diyerek tüm dünyada yaban hayatını koruma çalışmalarının artırıldığını ancak Türkiye'de ise bu durumun tam tersinin yaşandığını aktardı.
Artan yangınlarla birlikte yok olan yaban hayatın durumunun ne olduğunu kimsenin bilmediğine dikkat çeken Güler, "Bu korkutucu duruma rağmen Türkiye Cumhuriyeti Tarım ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü, avcılardan ve av turizmi şirketlerinden ihale ve kura yöntemiyle para alıp, yaban hayatın katliamına öncülük ediyor. Yaban hayatını koruması gereken devlet kurumu, av turizminin taşeronu haline dönüştürülüyor." dedi.
Yaban keçileri de tehlikede"En son açılan yaban hayvanı av ihalesi ile 3’ü Bursa ve Bilecik’ten olmak üzere ülke genelinde 01 Eylül 2024-29 Şubat 2025 arasında toplam 38 kızıl geyik katledilecek." diyen Güler, çok sayıda yaban keçisinin de ölüm listesinde yer aldığını belirtti. Bu katliam ihalesinin derhal durdurulması gerektiğini söylemek sözlerini sürdüren Güler, "Tarım ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü’nün görevi, yaban hayatının doğal yaşam döngüsü içinde sürmesini sağlamak ve savunmasız yaban hayatını korumaktır.Yaşamak haktır, avcılık cinayettir." diyerek sözlerini tamamladı.
Haber Merkezi