Tarım Orkam-Sen Bursa Şube Başkanı Fikret Gizir, Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) çalışanlarının tatil ve hafta sonları dahil olmak üzere izinsiz ve yoğun bir şekilde çalıştırıldığını belirtti. TMO çalışanlarının köle değil kamu emekçisi olduklarını hatırlatan Gizir, taleplerini sıraladı.
1980’li yıllarda gündeme giren neoliberal yeniden yapılanma politikaları ile tarım sektörnün de uluslararası piyasalara eklemlendiğini, bunun sonucunda taban fiyat uygulamalarının değiştirildiğini, desteklenen ürün sayısı ve destekleme kapsamının daraltıltıldığını belirten Tarım Orkam-Sen Bursa Şube Başkanı Fikret Gizir, dış ticaretin serbestleştirilmesi ve tarımsal KİT’lerin özelleştirilmesinin de bu politikalara eşlik ettiğini hatırlattı.
Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) çalışanlarının tatil ve hafta sonları dahil olmak üzere izinsiz ve yoğun bir şekilde çalıştırıldığını belirten Gizir, "Bizler Emeği kutsallaştıran, sorumluluk bilinci ile yaklaştığımız emek yaşamımıza ailelerimiz ve sosyal yaşamımızı da dahil ederek ifade ederiz. Dolayısıyla kamu emekçisi işini en iyi şekilde yapıp yaşamın içinde olma olgusu olarak tanımlarız. Gerek çalışan emekçinin azlığı gerekse de Müdürlükler düzeyinde iyi planlamanın olmaması, 4 mevsim hasatın olduğu Ülkemizde TMO emekçilerin nerdeyse yılın 12 ayı, tatil ve hafta sonları dahil olmak üzere çalıştırılma isteğini tarif etiğimiz kamu emekçisine sığmadığı ve daha çok köleleştirilmek istendiği sonucuna varıyoruz. 9 günlük bayram tatili hasat dönemine denk geldi; toplumsallaşmanın yaşamdaki ifadesi olan bayram TMO Emekçileri için çalışma, toplum refleksinden uzaklaşma, ailesi ile plan yapmamanın ifadesi haline geldi; yapılan düzenlemenin, kısaca aile birliğinin bozulmasına, iş barışının ortadan kaldırılmasına neden olan uygulamalar olarak görüyoruz." dedi.
Gizir, şöyle devam etti:
"Tarım sektörünün düzenleyici kurumları arasında yer alan TMO da neoliberal politikalardan payını alarak etkisizleştirilmiş, plansız çalışmalar ve yetersizlikler üzerinde tartışmaya açılmıştır. Bu politikaların sonucunda TMO da çalışan emekçi sasısının sürekli azalırken, İş yükü artmaktadır. Belirsiz mesai saatleri, gece yarlarına kadar çalışma, iş güvensizliği ve çalışma koşuları göz önünde bulundurulduğunda emekçilerin psikolojik ve aile sorunları artırmaktadır.
Elbette çiftçilerimizin emeğini görüyor ve en iyi şekilde üretim politikalarının geliştirilmesi girdi maliyetleri ve üretim zorluğunda piyasaya mahkum edilmelerini kabul etmiyoruz. İstihdam açığını fazla çalışma ile kapatamazsınız. Kamucu politikalar uygulanmalı ve üreticinin ürünü tarlada kalmamalıdır. Fakat tüm bu sorunlar çözüm beklerken TMO’nun çalışan eksiği yüzde 50 civarındayken iş planlamasını çalışan emekçilere yüklenilmesini ve işgücü ihtiyacının görmezden gelinmesini kabul etmiyoruz."
TMO çalışanlarının talepleri şöyle: Resmi ve idari izinlerin eksiksiz kullanılması Mesai saatleri 5,40 krş.’ tan saati en az 50 TL ye çıkarılması Alım döneminde kamu emekçilerine ikramiye verilmesi Kamu emekçisinin sayısının artırılması için hızlıca iş istihdamı açılması. Sınavsız atamaların durdurularak; liyakat esaslı bir yönetim anlayışının benimsenmesi. Kamu çalışan eksikliğinden kaynaklı sürekli farklı illere görevlendirmeler yapıldığını, sıkışmışlıktan ve iktidarın liyakatsiz atamalarından kaynaklı görevlendirmelerin keyfi yönetici ataması ile mobinge dönüştüğünü bu uygulamaya son verilerek kamu emekçilerinin aile ve iş barışı sağlanarak planlama yapılmasını öneriyoruz.Haber Merkezi