KESK 'Geçinemiyoruz' mitingine hazırlanıyor: Yanlış politikalar sonucu her geçen gün yoksullaşıyoruz!

Haber Giriş Tarihi: 23.10.2024 13:39
Haber Güncellenme Tarihi: 23.10.2024 13:39
Haberyazilimi.com

KESK, 30 Kasım’da Ankara’da “Geçinemiyoruz! Yoksulluğa karşı mücadeleye çağırıyoruz” mitingi öncesi illeri geziyor.

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), 30 Kasım'da Ankara'da düzenleyeceği, “Geçinemiyoruz! Yoksulluğa karşı mücadeleye çağırıyoruz" mitingine dair Bursa’da bir dizi ziyaretlerde bulundu.

Miting öncesi BursaMuhalif’e açıklamalarda bulunan KESK Eğitim, Örgütlenme ve Basın Yayın Sekreteri Sema Pınar ve Eğitim Sen Genel Sekreteri Zülküf Güneş, ‘Mücadelede birleşelim’ çağrısı yaptı.

Bu dönemde olduğu gibi geçmişte de kapalı kapılar ardında iktidarların tercihleri genelde sermayeden, patrondan, zenginden yana olmuştur diyen Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Eğitim Örgütlenme ve Basın Yayın Sekreteri Sema Pınar, “Bu dönemde öyle olacağını biliyoruz. İktidarın %50'sini bizden aldıkları vergilerle oluşturdukları bir süreçte bizim için ayırdıkları bütçenin oranının da %24'ü geçmediğini biliyoruz. Şimdi biz KESK olarak her dönem olduğu gibi bu dönemde biraz daha cepheyi büyüterek bir çalışma yapmaya özen gösteriyoruz. 56 ilde, Ankara Merkez Bütçe Mitingine çağrı yapan bir çalışma içerisindeyiz” dedi.

“Yanlış politikalar sonucu her geçen gün yoksullaşıyoruz” https://www.youtube.com/watch?v=U5CpFgtcbDw

Hükümetin yanlış politikaları sonucunda derinleşen ve artık iliklerimize kadar hissettiğimiz ekonomik kriz, maalesef toplumun tüm tabakalarını, tüm kesimlerini etkiliyor diyen Eğitimsel Genel Sekreteri Zülküf Güneş, “Hükümetin yanlış politikaları sonucunda her geçen gün yoksullaşıyoruz, lokmamız küçülüyor ama yandaşı, tarikatı, cemaati palazlandırılıyor. Herkesten toplanan vergiler %1'in geleceği için harcanıyor. Herkes kendi talepleriyle mitingimize katılarak Ankara'dan güçlü bir ses olmalı diye çağrımızı yeniliyoruz” dedi.

“Milli Eğitimin bütçe olarak sunduğu Milli Eğitim bütçesi değil”

22 yıllık AKP iktidarı döneminde, eğitime ayrılan bütçenin esasında ciddi anlamda her geçen gün gerilediğini görüyoruz diyen Güneş, “Milli Eğitimin bütçe olarak sunduğu esasında gerçek anlamda bir milli eğitim bütçesi değil. 17 milyon öğrenci, 1 milyon üzerinde eğitim emekçisi var. Haliyle bütçenin büyük oranı personel giderlerine gidecek. Ve yine aynı şekilde bina yapımı, onarımı, tadilat gibi kalemlere de bütçe ayrıldıktan sonra esasında eğitimi ileriye taşıyacak, ar-ge çalışmaları, bilimsel çalışmaları yapabilecek bir bütçe maalesef yok. Ki bu alanda baktığımızda eğitim emekçilerine ayrılan bütçenin de aslında çok yetersiz olduğunu ifade etmekte fayda var. Bugün yoksulluk sınırının 73 bin lira olduğu bir yerde ortalama bir eğitim emekçisinin aldığı ücretler 35-40 bin bandında. Hele ki bugün milli eğitim artık kendi öğretmenini dahi emek sömürüsüne maruz bırakıyor. Bugün milli eğitimde 90 bin üzerinde ücretli öğretmen çalışıyor ve bu ücretli öğretmenler asgari ücretin yarısına denk gelen bir ücretle çalışmak zorunda kalıyorlar. Yani 7-8 bin lira, 10-12 bin lira arasında bir ücretle çalışmak zorunda bırakılan 90 bin üzerinde arkadaşımız var. Hele ki öğretmenlik meslek kanunuyla öğretmenleri de ayrıştırıp, sözleşmeli öğretmen, uzman öğretmen ve baş öğretmen diye bu statüleri de getirerek aslında iş yeri barışını da bir yerde bozan bir uygulamaya dönüştü. Aynı şekilde eşit iş yapılmasına rağmen eşit ücret de ödenmiyor. Bu yönüyle de eleştirilerimiz var ama bütçeye ilişkin tekrar şunu söyleyebiliriz. Milli Eğitim'e ayrılan bütçenin yetersiz olduğunu, bu bütçenin en az %50 oranında arttırılması gerektiğini ve bugün alınan ücretlerin de gerçek anlamda insanca yaşayabilecek bir ücret olmadığını, bunların düzeltilmesi gerektiğini söyleyebiliriz” dedi.

Üç yıl boyunca yeni öğretmen atamayacağız diye açıklama yaptılar ve emekli sayısı kadar öğretmen ataması yapılacağını belirten Güneş, “Bu da var olan öğretmen açığının daha da derinleşeceği, yeni derslik yapmayacağız dediler bu da kalabalık sınıf sorunsalını daha da derinleştirecek önümüzdeki süreçte. Bütün çocuklarımız neredeyse okula aç gidiyor ve gün boyu okulda sadece tuvalette, lavaboda, musluktan su içerek gününü tamamlıyor. Dolayısıyla biz son 3 yıldır başlattığımız bir kampanya var ve bu ekonomik krizin derinleştiği süreçte de bunun bir an önce hayata geçirmesini istiyoruz. Bütün öğrencilere günde bir öğün ücretsiz yemek ve içecek. İçilebilir, hijyenik, temiz su sağlanması gerekir. Tabi ki ülkenin kaynakları var mı? Esasında var. Bugün toplanan bu vergilerin yandaşlara, tarikatlara, cemaatlere, güvenlikçi politikalarına harcamaması durumunda bütün öğrencilere yemek de sağlanabilir, içme suyu da sağlanabilir, kırtasiye malzemeleri de sağlanabilir” ifadelerini kullandı.

“AKP iktidara geldiği günden itibaren özelleştirmeyi hep ön sırada tuttu”

Barınma sorunu ekonomik krizle de birleşince üniversite öğrencileri okulları terk ettiğine vurgu yapan Güneş, “AKP iktidara geldiği günden itibaren politikalarında özelleştirmeyi hep ön sırada tuttu. Burada başta eğitim ve sağlık alanında birçok özelleştirme politikası hayata geçirdi. Sağlıkta özel hastanelere ciddi anlamda kaynaklar, imkanlar sağlandı. Eğitimde de özel okullar teşviklerle ve burada yapılan bina hibeleri, arsa hibeleriyle özel sektör büyütüldü. Bu özel sektörün de bizleri getireceği nokta bugün yaşadığımız bebek ölümlerinin, bebek çetesinin yaptığı ölümler. Eğitimde de benzer şekilde kendini açığa çıkarıyor. Tabii ki bu politikaların da bir an önce ortadan kaldırılması gerekiyor. Kamu hizmetlerinin ücretsiz erişilebilir ve demokratik bir şekilde yönetilmesi gerekiyor. Ve bütün hizmetlerin kamusal bir şekilde devlet eliyle verilmesi gerekiyor” dedi.

Yeni doğan çetesi dediğimiz, iktidarın rant ve yolsuzluk düzenini aslında bir fotoğrafı olduğunu belirten Pınar, “Bu 14 hastane ya da 12 çocukla sınırlı olmayacağını hepimiz az çok tahmin ediyoruz. Bununla ilgili de zaten sağlık politikalarına dair eleştirilerimizi her yerde dile getiriyoruz” dedi.

“Çocuklarımıza bırakacağımız onurlu bir gelecek için omuz omuza vermeye ihtiyacımız var”

Eskiden ayda yılda kaç kadın öldürülmüş diye şaşkınlıkla izleyip bunu günlerce konuştuğumuz yerde geldiğimiz noktada bakıyoruz ki her gün en az bir kadın hayatını kaybediyor diyen Pınar, “Dolayısıyla bu toplumsal cinsiyete dayalı bütçelerin oluşturulması noktasında bir talebimiz var. Kadınları koruyabilecek yasaların yapılmasından da öte hem bunlar hem bunlarla birlikte İstanbul Sözleşmesi başta olmak üzere hayata geçireceğimiz, sonuna kadar savunacağımız başlıkları da yine bu bütçede ayrılması gereken bir başlık olarak önümüze koyduk biz. Tükettiğimiz her şeyden alınan dolaylı vergilerin kaldırılması noktasında talebimiz var. Maaşlarımızdaki kayıpların da aslında karşılanması bizim için önemli. Zengini yoksulu fark etmez bütün çalışanlardan aslında aynı oranda alınan kesilen vergiler var. Biz bunu çok sık dile getiriyoruz. Özellikle bu zenginlerden alınması gereken dediğimiz var olan servet, kaynak neleri varsa onlardan alınması gereken vergiler üzerine söylediğimiz, dile getirdiğimiz durumlar var. Yine bir kez daha burada da talepler zincirinde onu dile getirdik. Bütçe dönemleri bizlerden, temsilcilerden ve halktan gizli saklı yapılıyor. Halkın bunları, görebilir izleyebilir ve bunlara dair taleplerini dile getirebilir. Daha şeffaf açıklayabilir. Açık yürütülmesine dair bir talebimiz var. Bizden alınan vergilerin, ülkenin kaynaklarının güvenlikçi politikalar başta olmak üzere vakıf, dernek, bu dini yapılara aktarılan kısmının o biçimiyle kullanılmasına tabii ki karşıyız. Bunun aslında yoksullukla birlikte adaletin barışını sağlamak, bizim için demokrasinin tesis edilmesi noktasında kullanılması bizim için önemli” dedi.

Halktan, emekten yana bütçe talebini yükseltmeye, yoksulluğa karşı mücadelede birleşmeye ve 30 Kasım'da Ankara'da kuracağımız emek kürsüsüne katkı sağlamaya, katılmaya davet ediyoruz çağrısında bulunan Pınar, “Bu kürsüden arkadaşlarımızla birlikte yürüteceğimiz sürece katkı sunmalarını istiyoruz. Çünkü çocuklarımıza bırakacağımız onurlu bir gelecek için omuz omuza vermeye ihtiyacımız var” ifadelerini kullandı.

Haber Merkezi