Bursa Su Kolektifi üyeleri Bursa İl Kültür Turizm Müdürlüğü önünde yaptığı açıklamayla, ‘Doğa torba yasaya sığmaz’ dedi.
Bursa Su Kolektifi üyeleri Bursa İl Kültür Turizm Müdürlüğü önünde basın açıklaması yaparak torba yasa ile doğa talanının önünün açılacağını ifade etti.
https://www.youtube.com/watch?v=pY07Q_IwIj8&t=1sBursa İl Kültür Turizm Müdürlüğü önünde yapılan açıklamada, “Erdoğan - AKP iktidarı yine turizmciye torbadan rant çıkardı. Son yıllarda turizmci ne istediyse elde etti. Yetki karmaşası var, otellerimiz istediğimiz gibi büyütemiyoruz, yeni kayak alanları açamıyoruz, dediler. Uludağ Alan Başkanlığı ilan edildi. Uludağ Milli Parkının 2100 hektarlık kısmının milli park statüsü kaldırıldı. 2021 yılında biz yine burada Bursa İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü önünde, Turizm Teşvik Kanunu’na yapılan değişiklikle, denize kıyısı olan ormanlarda ve 2873 sayılı Millî Parklar Kanunu gereğince tespit ve ilân edilen yerlerde tahsis izinlerinin ve sözleşmelerin Turizm ve Kültür Bakanlığı'na devredilmesini basın açıklamasıyla protesto ettik. O gün vurguladığımız gibi bugün de AKP’nin 2004’te ilk kapsamlı değiştirdiği kanun olan Maden Kanunu’nun diğer tüm kanunları delen, kanunlarla korunan doğal alanların hükümlerle çelişen, koruma niteliklerini bozan, yıkan anlayışın bir kez daha Turizm Teşvik Kanunu ile devam ettirildiğini görüyoruz. Yetmemiş olacak ki Orman Genel Müdürlüğü ve Milli Parklarda kalan son yetkiler de Kültür ve Turizm Bakanlığı’na 2 Kasım’da yürürlüğe giren torba kanun ile devredildi. Aynı zamanda kanunun 14. Maddesiyle personel lojmanları adı altına yeni turizm alanı yaratmak için de korunan alanların tahsisinin önü açıldı” denildi.
Cumhurbaşkanlığı 2024 yılı programında hazırlanacak yeni mevzuatla, orman, su, maden, jeotermal, petrol ve doğal gaz gibi tabii kaynak alanlarında izin süreçlerinin tek elden yönetilebilmesi ve bürokratik süreçlerin azaltılması için üst düzeyde kurumsal mekanizma oluşturulacağı açıklandığı vurgusu yapılan açıklamada, “Bu üst düzey kurumsal mekanizmada sorumluluk Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı olacağı belirtildiği için orman alanlarındaki izin süreçlerinde de yetkinin bu bakanlığa devredilmesi riski bulunmaktadır. 20 yılı aşan iktidarında ormanlardan su varlıklarına, sera gazı salımlarından, acele kamulaştırma ile mülksüzleştirmeye kadar sayısız ekolojik ve sosyal yıkımlar sığdıran AKP iktidarı, doğal yapısı ve endemik türleriyle mutlaka korunması gereken son kale olan Milli Parkları ve Ormanları, sermayeye rant sağlama adına göz koymuş durumdadır. Sağlıklı bir ekosistem hem insan türü hem de insan olmayan diğer türler için de yaşamsal öneme sahiptir. Yurttaşın ve tüm canlıların sağlıklı bir çevrede yaşama hakkını, suyun, ağacın var olma hakkını yok sayan iktidarlar, kapitalizmin güçlü lobileriyle turizmciler, madenciler ve sanayiciler için doğayı hammadde ve sermaye birikimine aracı olarak sunuyorlar ve istedikleri yasal düzenlemeyi yaptırıyorlar. Biz Bursa Su Kolektifi olarak iklim krizinin etkisini derinden hissettiğimiz şu günlerde doğal alanları sermayenin talanına açanları ifşa etmeye bizi sürüklemek istedikleri karanlık geleceğe karşı mücadeleye devam edeceğiz" ifadeleri kullanıldı.
Haber Merkezi